Gürcüce Dil Sertifika Töreni ve Gürcü Sofrası Gerçekleşti...
11 Haziran 2011 Cumartesi akşamı Gürcü Kültür Merkezinde gerçekleştirilen etkinlikte son üç yıldır dil kurslarına katılanlara Gürcüce Dil Kursuna Katılım belgesi düzenlenen bir törenle verildi.
Yoğun bir katılımın olduğu gecede dostlarımızla çoşkulu ve sıcak anlar yaşadık.
Gürcistan İstanbul konsolosu Nodar Komanaşvili beyinde katıldığı etkinlikte dil hocamız Manana Gurgenidze ve Gürcü Kültür Merkezi başkanı Fazlı Kaya tarafından belgeler verildi. Ayrıca gecemize Zaza Dil ve Kültür Derneği yöneticileri, Çerkes dostlarımızdan Kelemet Çiğdem TÜRK'te katılarak bizleri onurlandırmıştır.
Gürcü Kültür Merkezi başkanı Fazlı Kaya yapmış olduğu açılış konuşmasında,
“Türkiye Gürcüleri açısından bir ilk olabilecek olan manevi değeri yüksek bu “Dil Kursları Bitirme Belgesi “ bizlerin Gürcü dili ve kültürünü yaşatma mücadelemizin göstergelerinden biridir. Ancak bizim gibi Türkiye’de dil kursu vermekte olan 4-5 Gürcü kurumunda toplam her yıl yaklaşık olarak 100 dostumuz Gürcüce okuma yazma öğrenmektedir. Böyle gidecek olursa bu sayı 100 yılda 10.000 kişi kadardır.2-3 milyon Türkiyeli Gürcü’nün bu yöntemle Gürcüce öğrenmesi imkansız gibidir. Eğer böyle giderse 100 yıl sonra bu ülkede ben Gürcüyüm diyeni yada Gürcüce biliyorum diyeni çok az bir aydın-seçkin dışında bulmak mümkün olmayacaktır.
Eğer bizler dilimizin kaybolmasını önlemek istiyorsak mutlaka ve mutlaka kentleşme süreci ile dilin yaşatılmasının önemli bir aracı olan vergisini verdiğimiz, askerliğini yapmış olduğumuz bu vatanımızda dilimizin devlet okullarında bizlere öğretilmesidir.Çağdaş ülkelerde bu böyledir.
Gürcü kurumları ve aydınları eğer samimi iseler,anadillerinin ve kimliklerinin kaybolmasını istemiyorlarsa ellerini taşın altına koyup sorumluluk duymalı,sorunu net tespit ederek ona uygun çözümler üretmelidirler.Yoksa tarih onları affetmeyecektir. Tarihte kendi dillerinin, kültürlerinin asimilasyona uğratılmasında dolaylı suç ortağı olmak istemiyorlarsa samimi olmalıdırlar, cesur adımlar atarak önce örgütlenmek ve bununla birlikte dil-kültür asimilasyonuna karşı mücadele etmelidirler. Ancak maalesef Gürcü aydınlarının çoğunluğu bu konuda umutsuz vakadır. Yeni bir Gürcü aydın kuşağı ile bu hastalıklı yanlarımızdan arınarak geleceğimizi kurtarmamız mümkün olabilecektir.Umutsuz değilim.Sadece ve sadece son yirmi yılı heba eden kariyerist-icazetçi-rantçı Gürcü aydınlarına yazıklar olsun diyorum.Eğer bizlerde gerekeni yapmazsak bizlere de bin kere yazıklar olsun.
Demokratik değerler içinde milliyetçi-şoven çizginin dışında,Türkiye gerçekliğinden kopmadan, Türkiye’nin temel sorunlarının çözümünde demokrasi mücadelesinde yer alarak oluşturulabilecek olan asimilasyona karşı dil,kültür ve kimlik mücadelesinde yer almak zorundayız.Dilimiz,kimliğimiz anamız-babamız gibi bizlerin doğuştan gelen doğal haklarımızdan olup bunun yaşaması için gerekli adımların atılmaması demek ana-baba’mızın yada ailemizin yok oluşuna göz yummak kadar acı bir gerçekliktir.Anne-babalarımız bu dünyadan göç edecektir ancak o ailenin devamının bizler olduğu unutulmamalıdır.”
Gürcüce dil kursuna katılanlara sertifika dağıtım töreni akabinde, Müzik, Akordeon-Tulum ve Gürcü Yemekleri eşliğinde gece devam etti. Katılımcılar yer yer horona durarak Kafkasya'nın ve Karadeniz’in çoşkusunu, sıcaklığını bizlere yaşattılar.
Tüm dostlarımıza dayanışmalarından dolayı teşekkürlerimizi iletiyoruz.
12 Haziran 2011
Saygılarımızla.
Gürcü Kültür Merkez
|